- 10 Mart 1898
tarihinde Bursa'da doğan Zati Sungur'un sihirbazlık sanatına
merakı
- ilkokul yıllarında
başlar; çok küçük yaşlarda kartondan yaka ve manşet kesip
kendisine
- bir sihirbaz kostümü oluşturur
ve fasulye taneleri ile mahalle arkadaşlarına sihirbazlık
- oyunları sunar. Bu yeteneği ve
bilgisi zamanla gelişir, hem evde hem de giriş sınavını
-
birincilikle kazandığı deniz astsubay okulundaki
arkadaşlarına el becerisine dayalı küçük
- oyunları sunmaya devam eder. İstanbul'daki Deniz
Gedikli Okulu'nun Makine Bölümü'nde
- okurken, I. Dünya Savaşı sırasında 1916 yılında,
denizaltı stajı için Almanya'ya gönderilir.
-
- Savaştan sonra
Almanya'nın Türkiye ile bağlantısı kesilince
orada kalır, önce ortopedi
- atölyelerinde
sonra da Köln'deki Humboldt makina fabrikasında
çalışır, bu arada
- sihirbazlığa olan
ilgisi artmıştır, sürekli bu konuda kitaplar
okumaya, başka sanatçıları
- izlemeye ve gösteriler
yapmaya başlar. Bir süre sonra profesyonel bir
illüzyonist olarak
- çalışmaya başlar,
1920'de Berlin WinterGarten'deki gösterisi ile büyük
üne kavuşur.
- Bir grup sanatçıyla
birlikte turneye çıkar; Fransa, İtalya, İspanya,
Kuzey Amerika ve
- sonra da 1922 yılında
Güney Amerika'ya gider. Orada kendi kadrosunu
oluşturup, iki
- saat süren gösterisi,
yaklaşık 10-12 yardımcısı ve iki kamyonu dolduracak
miktarda zengin
- malzeme ile Güney
Amerika'nın değişik ülkelerinde, Şili,
Paraguay, Brezilya ve Arjantin'de
- sahneye çıkar. Önce
Kont Sati Von Richmond sonra da Zati Bey adı ile
büyük ün kazanır.
- 1924 yılından
itibaren geliştirmeye başladığı "İnce
Model Kız Kesme" oyununa son
- şeklini 1930'da
verir; bu, sihirbazlık sanatına dünya çapındaki
bir katkısı olacaktır.
Zati Sungur'un
gösterisinde kullandığı müzikler hep merak konusu olmuştur; perde
açılış
müziği olarak Suppé'nin
"Hafif süvari" adlı eserinin uvertürünü kullandığı muhtelif
kaynaklarca
belirtilmiştir.
-
- 21 Nisan 1936
tarihinde Türkiye'ye döner, ülkesindeki ilk gösterilerine 9
Mayıs 1936 tarihinde
- Fransız Tiyatrosunda
(Ses
Tiyatrosu) başlar,
ünü hemen yayılır, bir gece Atatürk ve
- maiyeti
için de gösteri yapar; Gazi'den büyük övgü alır.
-
- Zati Sungur hem
Anadolu'da, hem Doğu ve Orta Avrupa ülkelerinde,
hem de Kıbrıs ve
- Ortadoğu'da, kimi zaman çok zor
şartlar altında turnelere çıkar.
-
- 1938 yılında,
sahne asistanlığını yapan Necla Hanım'la
evlenir, bu evlilikten iki kız çocuk
- sahibi
olur.
-
- 1966 yılında,
Dormen Tiyatrosundaki gösterilerinin ardından
aktif sahne yaşamına son verir.
- Kurduğu
Universal
Sihirbazlık ve İllüzyon Hünerleri Stüdyosu'nda ürettiği sihirbazlık araçlarını
- halkının kullanımına arz eder ve
bu stüdyoyu da Doğu
Avrupa ve Ortadoğu'nun en
büyük illüzyon
- imalat ve dağıtım merkezi
haline getirir.
- Stüdyosunun
sihirbazlık araçlarını tanıtan zengin
içerikli Sihirbazlık ve İllüzyon Hünerleri Kataloğu
- dışında,
Salon Oyun ve Eğlenceleri
adında bir "yakın sihirbazlık"
kitabını da yayımlar.
-
- 1975 yılında,
Avrupa'nın en saygın illüzyon kongrelerinden
biri olan Karlovy Vary İllüzyonistler
- Kongresi'nde (Çekoslovakya), geliştirmiş olduğu
"Sihirli Zarlar" oyununu sunar ve büyük
ödüle
- hak kazanır.
- 1981 yılında da
yine Karlovy Vary İllüzyonistler Kongresi'nde
"Sihirbazlar Kralı" ünvanına layık
- görülür.
-
- Sanatı ve kişiliği ile Türk
halkının çok sevip saydığı ve 6 Temmuz 1984
gecesinde aramızdan
- ebediyen ayrılan Zati
Sungur'un, genç cumhuriyetin bir ferdi olma bilinciyle illüzyon
sanatımıza
- geceli gündüzlü çalışarak
yaptığı efsanevi katkılar unutulmamış olup, günümüzde de halk
arasında
- adı övgüyle anılmaya devam etmektedir.
-
- Söz Üstadımızda:
."Bir
çok dostlarım ve vatandaşlarım bana müteaddit
defalar sanatımı
- devretmek için neden
bir genci yetiştirmediğimi
sordular. Ben onlara ancak şimdi, düşüncemi
- fiiliyata çevirdikten
sonra cevap verebiliyorum.
Bir tek genci yetiştirmek,
eski Mısır'daki
- büyücülerin sırlarını
tek bir insana devretmelerinden başka bir değer
taşıyamazdı. Geceli
- gündüzlü çalışarak
50 senede tekamül ettirdiğim sanatımı halkıma
devretmek istedim.
- İstedim ki
her yaştan, her
meslekten herkes faydalanabilsin, hiç kimse bu
zevkten mahrum
- kalmasın; sonra onlar
ellerindeki oyunları
geliştirsinler, kendileri yenilerini bulsunlar
ve
- bu böyle sürüp
gitsin. Bunun
gerçekleştiğini gördüğüm anda kendimi yurduma karşı
- borcumu ödemiş
hissedeceğim.. Bu mesleğin tekamülü için bütün
hayatım boyunca
- çalışacağımı
vatandaşlarımın bilmelerini isterim.."
(1 Ocak 1973, Sihirbazlık
ve İllüzyon
- Hünerleri Kataloğu'nun ikinci
baskısının
önsözünden..)
-
- Zati Sungur'un vefatından sonra aile onayı
ile, kızı
Sayın Aynur Sungur Tuncer
tarafından;
- illüzyon oyunları İllüzyonist
Kaya Elöver ve İllüzyonist
Erdinç Demiray'a, Üstadın yaşamı
- boyunca biriktirdiği illüzyon kitap ve
dergileri ise (İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca,
- Portekizce ve İtalyanca)
Dr. Selim Başarır'a armağan edilmişlerdir.
- Bu çok değerli armağanlar için kendilerine
sonsuz teşekkürlerimizi arz ediyoruz.
- Kitap, dergi ve oyunlar korunacak ve genç
nesillerin illüzyon sanatı alanında eğitim ve
- öğretimlerinde kaynakça olarak faydalanılmak
amacıyla,
nesilden nesile aktarılmaları da
- sağlanacaktır.